Facebook’ta Oyun Çılgınlığı!!!

Eskiden atari vardı; mustafa oynardık ya da silahla kuş vururduk. Çok basit ve amacı belli oyunlardı. Fakat bu oyunların sorunu, yazılımcısının fikri ile sınırlı kalması idi. Yapay zeka gün be gün gelişti fakat bu da yeterli gelmedi bizlere. Öyle ki bugün milyonlarca World of Warcraft vs. türevi oyunlar oynayan insan var. Kendimi şanslı görüyorum ki onlardan biri değilim. Bir ara ogame’e merak sarmışlığım vardı fakat paçayı kurtardım ondanda.

Çok diil, daha 2 sene önce girdi hayatımıza facebook. İlk zamanlar karşı çıksak da, myspace gibi sitelerin çöpçatan sitesine dönmesi ile biz de kendimizi facebook’un içinde bulduk. İlk okul öğretmenimi; ilk okul arkadaşımı; eski sevgilimi… derken istihbarat örgütleri bile insanları araştırırken facebook’u kullanmaya başladı. Öyle ki hala iletişim telefonundan tutun da mail adresine ve hatta adresine kadar bilgilerini paylaşan insanlar var. Popülerlik uğruna başları belaya girecek haberleri yok.

Konumuza gelecek olursak, facebook ilk çıktığında çok fazla olmamakla beraber sonradan yaygınlaşan yazılımlar, bir anda hayatımızın baş köşesine yerleşmeye başladı. Öyle ki, şu anda bu yazılımlar sayesinde sohbet ortamlarında konular açılıyor ve başında saatler harcanıyor. İçlerinde çocuklar için olan pet society gibi oyunlar da var; daha büyüklere hitap eden restaurant city ve poker gibi oyunlar da var. Hele ki poker’den sağlam para kazanılıyormuş ki sormayın gitsin.

Öncelikle ben pet society ile başladım. Bu neymiş yahu? derken bir anda başında buldum kendimi. Zaten o zamanlar boş vakit bol olduğundan (sanki şimdi çok doluyum) bol bol takılıyorduk. Arkadaşları çağırıyorduk, sevgilime kalp falan yolluyordum 🙂 Biraz çocuk oyunuydu ama arada kafa dağıtıyorduk işte. Ayrıca insan oğlu, ne olursa olsun bir işte yarışma varsa her daim meraklısı da çok olur.

Sonra restaurant city ile tanıştım. Hala da ara ara girip oynuyorum. İlk olarak çocuk oyunu gibi başlasa da sonradan lise ve üniversite ki hatta daha da orta yaş gruplarına hitap eden bir oyun haline geldi. Ardakaşlara elma armut falan da yollayabiliyoruz, arada güzel oluyor… (Bu cümleye ben de inanmadım.). Bu oyundan sıkılanlar sonra farmville’e dadandı ama o da yavaş yavaş sıradanlaşmaya başladı.

Son olarak da hayatıma giren Kapitalizm, arada kafamı dağıtıyor ama çok kötü kodlandığını düşünüyorum ki çok fazla hata veriyor. Ayrıca böyle bir oyunun uzun zamandır hatalar düzeltilmemesine rağmen oynanması ancak insanımızın kazanma hırsı ile açıklanabilir.

Hadi Kapitalizm yine iyi, bir de poker oynuyorlar ki aman yarabbi. Oyun normalde ücretsiz oynanıyor ama oyunda düzgünce oynayıp zevk alabilmek için puanlarının olması gerekiyor. Bunun sonucunda pokerden iyi kazanan ya da oyunun yazılımına müdehale edip kendisine para kazandıranlar bunları başkalarına satıyorlar. Ayda 10-20 bin TL kazanan, buradan kazandığı para ile kendisine araba alan tanıdıklarım var. Poker öğrenmek lazım yani.

Tabi bir yandan beyin cimlastiği yapmanızı sağlayan ‘Geo Tagging’ ve ‘Brain challenge’ gibi oyunlar da var. Onlar biraz daha zevkli diyebilirim. Birde kelimatör var tabi. Zaten bu oyunların birçoğu önceden çeşitli internet sitelerinde ya da direk kendi sitelerinde oynanıyordu. Ama bu kadar fazla kitleye ancak facebook sayesinde ulaşabildiler. (Bu arada sanırım en fazla kar edenlerden biri de playfish firması.)

Sonuç olarak, bu kişisel ağ siteleri çok güzel hoş, arkadaşlarla kaynaşılıyor, duruşunuzu belli ediyor ya da ne bileyim aktiviteleri falan çok rahat takip edebiliyorsunuz ama kendimizi de fazla kaptırmamak en iyisi.

Herkese iyi oyunlar…