Ezan sesi artık çok gerçek…

Başlıktan hepiniz bunu siyasi bir yazı olarak algılamış olabilirsiniz ama şu ara siyaset yazmaya takati olmuyor insanın. içinizden dini bir yazı olarak yorumlayanlar da olacaktır. Maalesef onlar da yanıldı.

Peki ne olabilir?

Şile’de okurken; daha doğrusu Şile’ye 8 km uzaklıkta Işık Üniversitesi’ndeyken, en yakınımızdaki cami 2 km mesafedeydi. Bir de yurtlarda güzel bir yalıtıp yapılmış, pek ses geçirmiyor. Pencereler pimapen derler ya o hesap.

Ben 2004 yılında üniversiteye girdim ve 5,5 sene de mezun oldum. Bunun anlamı, tam 5,5 sene boyunca ezan sesi bir sinek vızıltısı gibi geldi. Çoğu zaman hiç duymadım bile. Mezun oldum, İstanbul’da bir eve çıktım. Hani bu kadar cami olacağına okul olsa sendromunu bana harfi harfine yaşatan bir yere çıktım.

Tam 5,5 sene sessizlikten sonra şu 3 ayda etrafımdaki görebildiğim 6 caminin ve duyabildiğim 10 caminin sesine alışamadım. Önceleri sabaha karşı sessizken güzel gelirdi ezan sesi. Şimdi ise günde 5 kere yerimden sıçratıyor. Kötü anlamda değil, gerçek anlamda.

Yani demem o ki ezan sesi hem bana hem de ülkeme hiç olmadığı kadar gerçek artık. Bak yine laf atmadan duramadım. Neyse, daha yeni okundu kulaklarımın pası silindi. Haydi selametle…