Tarihi romanların bu kadar ilginç ve sürükleyici olacaklarını bilseydim daha önce okumaya başlardım. Okay Tiryakioğlu sanırım bu alana giriş yapmak için fena bir isim değil. Zira 2 kitabını okudum ve şu anda 3. deyim birhayli sürükleyici yazdığını söyleyebilirim.
Sonunda sevgili BTK yaptığı hatadan geri döndü ve bundan 1 seneye yakın bir süre önce 444’lü numaraların başında alan kodu ile aranmasına getirdiği yasak sonucu bu numaraların özel ücrete tabi tutulması durumu bitti.
Film ile bir bağlantısı olmamasına karşın, filmi izledikten sonra özellikle filmle ilgili internetteki eleştrilerden ve kendi gözlemlerimden yola çıkarak farklı yorumları da görmek istedim ve biraz araştırma ile Okay Tiryakioğlu’nun çok satan kitabı ‘Kuşatma 1453’ü buldum.
Tabii bir film ile kitabı karşılaştırmak olmaz, sadece tarihi gerçekler ve olay sırası açısından baktığımızda film ile kitap arasında çok da bir fark yok. Lakin kitabı okurken insanın hayal gücü kesinlikle daha zevkli sahneler üretiyor orası da bir gerçek.
Bazı kendine sözde sinema yazarı diyenler, yabancı filmlerden alıntı diye filmi eleştirmeye çalıştı, buna rağmen Türk Sineması’nda bir kara leke olan en fazla izlenme rekorunun Recep İvedik’te olması dönemi kapandı ve 6 milyona yakın seyirci ile Fetih 1453 ilk sıraya yerleşti.
Bu yazımı acemilik ile usta birliği arasında iznimin son saatlerinde yazıyorum. Gördüğüm kadarı ile çarşıya çıkmak sorun olmayacak, umarım hiç de olmaz.
DDG Studios’u ilk kullanmaya başladığımda aklımda sadece bir film stüdyosu yoktu. Çok daha detaylı düşünmüştüm. Her iş kolundan birbirine bir şeyler katabilecek insanların ortak buluşma noktası gibi.
Son 2 senede DDG Studios’u sadece film projelerinde kullandık. Bu projeleri malum tek başıma yapmadım hiçbir zaman. Merve ile beraber bir şeyler yaptık her zaman.
Bazılarınız biliyor ben Aralık 2011 celbi ile askere gitmek için yedek subay adayıyım 🙂 Umarım ki kısa dönem yapacağım. Neyse bu konuya askerlik yaklaşınca daha duygusal bir yazıda yer vereceğim. Şimdi öncelikle askerlik şubeye gitmeden önce yapılacakları, sonrasıda da oradayken nasıl davranmanız sizin yararına olur durumlarını anlatacağım.
Başlamadan önce önemli not: Bu yazı benim yaşadıklarım ve 8-10 arkadaşımdan duyduklarım sonucunda oluştu. Her askerlik şubesi böyle davranır, bu durumlara böyle tepkiler verir diye bir durum yok.
Yaşadığım yerden kilometrelerce uzak bir yerde, hiç tanışmadığım biri için göz yaşı dökmek gerçekten hala ilginç geliyor bana. Ama bir insanı size yakınlaştıran, onun size kattıkları ve onun sayesinde başardılarınız değil midir?
Yükleniyor ...
Son Yorumler